İyi bir lider olmanın olmazsa olmazı farkındalıktır.
Farkındalık araştırmalarının önde gelen isimlerinden biri kabul edilen Harward psikoloji profesörü Ellen Langer araştırmalarında şunu saptıyor; “farkındalıkla” çalan müzisyenler dinleyicilerin daha çok sevdiği müzikleri yapıyor ve “farkındalıkla” satış yapan dergi satıcıları daha fazla abone buluyor.
Bu araştırma sonuçlarından da anlaşılıyor ki farkındalık potansiyeli ortaya çıkarıyor.
Bu noktadan hareketle iş dünyası için önemli olan potansiyelin ortaya çıkması için de farkındalığa sahip bir lider olmak gerekiyor.
BİR LİDER NASIL FARKINDALIĞINI ARTTIRABİLİR?
Bir liderin farkındalığını arttırabilmesi öncelikle kendisini tanıması ile mümkün olabilir. Güçlü ve zayıf yanları, değerleri, mizacı, liderlik tarzı, vizyonu, yaratmak istediği değer vs. bilen bir lider kendini tanıyan bir lider olarak kabul edilebilir.
Ve kendini tanıyarak içindeki zenginlikleri keşfetmiş bir lider, ancak başka zenginlikleri tanıyarak bunların ortaya çıkmasını sağlayabilir. Aynı zamanda ekip arkadaşlarının potansiyellerinin performansa dönüşmesini sağlayacak uygun ortamları sağlamayı başarabilir.
Bununla birlikte söz konusu liderlik olunca kendini tanımanın ilk basamağı “Nasıl bir liderim?” sorusunu cevaplamakla başlar.
NASIL BİR LİDERİM?
Liderlik Tarzı işte tam da bu noktada devreye girer. “Nasıl bir liderim?” sorusunun cevabını verir.
Bu sadece iş hayatında yaptığımız liderliği değil aile, arkadaşlık, özel ve sosyal hayat gibi aslında hayatımızın bütün alanlarında kendimizi nasıl ortaya koyduğumuzu da kapsar.
Bu sebeple liderlik tarzımız kendine farkındalığın önemli bir parçasıdır. Öncelikle kendini sonra da çalışma arkadaşlarını bilinçli yönetmenin önemli bir unsurudur.
Ben yönetici koçu ve eğitmen olarak hem seanslarımda hem de eğitimlerimde Clinton Sidle’in Liderlik Çarkı üzerinden ilerliyorum.
Bu Liderlik Çarkı, içinde dört farklı liderlik tarzı ile birlikte merkezde bu liderlik tarzlarını ne zaman ve nasıl kullanılacağını belirleyen merkezdeki Bilge Lider ile beş bölümden oluşur. Bu dört liderlik tarzı: Savaşçı, Öğretmen, Bütünleştirici ve Vizyonerdir.
Özetle;
Savaşçı Lider, bizim eylemsel tarafımızdır.
Öğretmen Lider, bilgiye odaklanan tarafımızdır.
Bütünleştirici Lider, insan ilişkilerini ön plana çıkaran tarafımızdır.
Vizyoner Lider ise geleceğe dair net bir amaç ortaya koyan tarafımızdır.
İnsanlar genellikle bu liderlik tarzlarından birini otomatik bir şekilde baskın olarak uygularlar. Baskın olarak uyguladığımız liderlik tarzı da genellikle gölgeye düşer. Yani hem kişiyi hem de etrafındaki insanları yoran ve yıpratan sonuçlar ortaya çıkarır.
Bu sebeple, başarılı bir liderlik için yapmamız gereken öncelikle kendi liderlik tarzımızı keşfetmek sonra da olaylara, kişilere ve durumlara bağlı olarak bu liderlik tarzlarından uygun olanı ortaya çıkararak gerektiğinde liderlik tarzımızı değiştirmektir. Yani sabit olarak bir liderlik tarzında kalmayıp adı üstünde olduğu üzere liderlik çarkını çevirmektir.
İşte liderlik çarkını çevirmemizi sağlayan da ortada bulunan ve bize çarkı çevirmemiz gerektiğini söyleyen Bilge Liderdir.
Bilge Lider sayesinde çağımızın iş dünyasının gerekliliği olan esnekliği ve çevikliği de göstermiş oluruz ki bu da iyi bir liderin önemli özellikleri arasındadır.
İYİ BİR LİDERİN ÖZELLİKLERİ NELERDİR?
İyi bir lider yukarıda da belirttiğim gibi öncelikle kendini iyi tanıyan bir liderdir. Bununla birlikte duygusal zekasını geliştirmiş ve duygusal dayanıklılığa sahip değişen koşullara daha hızlı adapte olarak şartları yeniden yapılandırabilen esnek ve çevik bir liderdir.
Ayrıca özyeterlik ve yılmazlığa sahip, iyimser, umut taşıyan biridir. Öz yeterlik ve yılmazlıkla görevler ne kadar zor olursa olsun fiziksel ve psikolojik olarak üstesinden gelebilir. İyimserlikle strese ve verimsiz koşullara rağmen pozitif bakış açısıyla çözümlere odaklanıp sakin kalarak yapıcı çözümler üretebilir. Umudu sayesinde de geleceğe dair motivasyonunu koruyup daha güçlü durarak ekibinin de geleceğe dair umut taşımasını sağlayabilir.
En önemlisi de bilge lider olarak beklenti ve ihtiyaçlara en doğru cevabı vererek mutlu ve huzurlu bir çalışma ortamında ekip ruhu oluşturabilir.